21 Şubat 2010 Pazar

Peygamberden Dua Üzerine


Cuma gününde duaların icabet buyurulduğu o vakti, ikindi namazı ile güneşin batması arasında arayınız. Ve o da bu kadardır. (buyurup elini kapayıp açtı.)

Cibril (a.s.) Bana geldi ve dedi ki: "Allah azze ve celle sana şu kelimelerle dua etmeni emrediyor. Onlardan birini muhakkak sana verecektir: "Allahım ben Senden acil afiyetini, belalarına karşı sabrı ve dünyadan Senin Rahmetinle çıkmayı dilerim."


Ey insanlar! Duada cehd etmeyi sever misiniz? Öyle ise, "Allahümme e'innâ alâ şükrike ve zikrike ve hüsnü ibâdetike." (Allahım verdiğin nimete şükretmemiz, Seni zikretmemiz ve Sana güzelce ibadet edebilmemiz için bize yardım et) deyiniz.


"İzâ Zülzilet" Kur'an'ın yarısına muadildir. "Kulyâ eyyühel kâfirûn" Kur'an'ın dörtte birine muadildir. "Kul hüvallâhü ehad" ise Kur'an'ın üçte birine muadildir.

Dört şey Arşı Âzam altındaki hazineden inzal edildi: Fatiha, Ayetel Kürsi, Amenerresulü, İnna Â'tayna.

İlmi Pazartesi, Perşembe günleri taleb edin. O gün taliplere o müyesserdir. Sizlerden biri hacetini sabah erken taleb etsin. Zira Allah'a: "Sabahları ümmetime müberek et" diye yalvarmıştım.

Yasini okuyunuz. Onda on bereket vardır: Aç okursa, doyar. Çıplak okursa giyinir. Bekâr okursa, evlenir. Korkan okursa, emin olur. Mahzun okursa, ferahlar. Misafir okursa, seferde yardım görür. Kayıb bulunur ve Hasta okursa, şifa bulur. Ölü üzerine okunursa azabı hafifler. Susayan okursa, suya kavuşur. (Yani hangi hacet için okunursa o hasıl olur. )

Azameti gökle yer arasını dolduran ve yetmiş bin meleğin tazim ve teşyi ettiği bir sureyi size haber vereyim mi? O "El Kehf" suresidir. Her kim Cuma günü onu okursa, Allah Teala bu sebeble o kimsenin diğer cumaya kadar ki ondan sonra da üç gün ilavesi içindeki günahlarını mağfiret eder. Ayrıca kendisine semaya kadar erişen bir nur verilir. Ve deccal fitnesinden korunmuş olur. Her kim yatacağı zaman bu surenin sonundan beş ayet okursa, korunur ve gecenin istediği vaktinde de uyandırılır.

Cebrail (a.s)'ın, şifa için, Bana okuduğu bir duayı Ben de sana okuyayım mı? Şöyle dersin: "Bismillahi urkîke Vallahü yeşfike min külli dâin ye'tike min şerrin neffâsâti fil ukadi ve min şerri hâsidin ize hased." Bunu üç defa okursun. (Allah'ın adıyla şifa bulman için sana okuyorum. Düğümlere üfürenlerin şerrinden, hasedini ortaya koyduğunda hasedcinin şerrinden, sana gelen her derdden ancak Allah sana şifa verir.)

Sana bir dua öğreteyim mi ki, öyle dua ettiğinde üzerine dağ gibi borcun da olsa, Allah sana onu ödettirir. Ey Muaz! De ki: "Allahümme mâlikel mülki tü'til mülke men teşâ-ü ve tenzi'ul mülke minmen teşâü ve tu'izzu men teşâü ve tüzillü men teşâ-ü biyedikel hayr. İnneke ala külli şey'in kadir. Rahmâned dünya vel ahireti. Tü'tihâ menteşâ-ü ve temne'uhâ menteşâ-ü, irhamnî rahmeten tağninî bihâ an rahmetin min sivâk." (Ey mülkün sahibi olan Allahım. Sen mülkü dilediğine verirsin. Sen mülkü dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin. Dilediğini ise zelil edersin. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz Sen her şeye kadirsin. Dünya ve ahiretin Rahmanı olan Allahım! Sen onları dilediğine verirsin, dilediğinden men edersin. Bana öyle bir rahmet ihsan eyle ki, o Rahmetin, beni Senden başkasının merhametinden müstağni kılsın)

Sana bir dua öğreteyim mi ki, her sabah namazını kıldığında onu üç defa okursan Allah azze ve Celle barası, cüzzamı, felci ve dünyada körlüğü senden uzak tutar. De ki: Allahümmehdinî min indik, ve efid aleyye min fadlik ve esbiğ aleyye min rahmetik ve enzil aleyye min berekâtik." (Allahım, kendi katından bana hidayet ver. Fazlı keremini üzerime akıt. Rahmetinden bana ihsan et. Ve bereketinden üzerime indir.)

Cebrail (a.s)'ın bana öğrettiği bir şeyi sana öğreteyim mi? Senin, cimri ve muhteris bir kimseye veya zalim bir sultana veya kötülüğünden korktuğun bir alacaklıya, bir ihtiyacın olduğu zaman şöyle de: "Allahümme entel azizül kebir ve ene abdükez zaîfüz zelil. La havle vela kuvvete illa bike, Allahümme sahhirli fulanen kema sahharte firavne li Musa ve leyyinlî kalbehû kema leyyentel hadide li Davude. Feinnehu la yentiku illa biiznike ve nasiyetehu fi kabzatike ve kalbuhu fi yedike celle senâü vechike Ya Erhamerrahimin." (Allahım, sen galib ve her şeyden yücesin. Ben ise zaif ve hakir bir kulunum. Her türlü güç ve kuvvet ancak Sendendir. Allahım, firavunu Musa (a.s)'ın emrine ram ettiğin gibi filan kimseyi de bana ram eyle. Davud (a.s) a demiri nasıl yumuşattı isen, onun kalbini de benim için yumuşak et. Zira o, ancak senin izninle konuşabilir. Onun alnı Senin kudret elindedir. Ve kalbi de Senin elindedir. Senin zatının azameti ne yücedir. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allahım)

Hanginiz bir ağrı hissederse, sağ elini onun üzerine koysun ve üç defa "Allah'ın adını" zikretsin. Ve yedi defa şöyle desin: "Euzu bi izzetillahi ve kudretihi min şerri ma ecidü ve uhaziru." (Hissettiğim ve çekindiğim hastalığın şerrinden Allah Teala'nın izzet ve kudretine sığınırım)

Yarabbi: Barastan, cinnetlerden, cüzzamdan ve kötü hastalıklardan sana sığınırım.
Yarabbi, Sen; ruhu, sinirlerin, kemiklerin ve parmak uçlarının arasından alırsın Sen Bana ölüm hususunda yardımcı ol. Onu Bana kolaylaştır.

Yarabbi, imanı ruhuma içirdiğin gibi, kalbime de içir. Yaratılışımda takdir ettiğin şeyden bir şeyle Bana azab etme. Zira Sen Benim üzerimde her şeyi yapmaya muktedirsin.

Sure-i Kehf okunan eve o gece şeytan giremez.

Elini, bedeninden ağrı gören yerine koy. Üç defa besmele çek ve yedi defa: "Eûzü billahi ve kudretihi min şerri mâ ecidu ve uhâziru" de.

Sağ elini rahatsız olan yere koy ve yedi defa mesh et. Ve her defasında şunu de: "Eûzü bi izzetillâhi ve kudretihî min şerri mâ ecidü."

Sağ elini kalbinin üzerine koy, mesh et. Ve şöyle söyle: "Bismillahi Allahümme dâvinî bi devâike veşfinî bi şifâike ve ağninî bi fadlike ammen sivâk, vahzir annî ezâke." (Bunu Ğayra'ya söyledi.)

Allah'ın kitabında nazar için sekiz ayet vardır. Bir evde bir kul onu okusun da o gün ona insan ve cin nazarı değsin, olmaz. Sekiz ayet: Fatihatül-kitap ve Ayetel Kürsi'dir.

Miracda İbrahim (a.s.)'a mülaki olduğumda dedi ki: "Ya Muhammed (s.a.s.) ümmetine Benden selam söyle ve onlara haber ver ki, Cennetin toprağı iyi ve suyu güzeldir, fakat ekilmemiştir. Onun tohumu ise Sübhânellahi velhamdülillâhi velâ ilâhe illallahü vallâhü ekber" demektir.

Allah bir kula, aile, evlad, maldan bir nimet verir de kul: "Maşallah lâ kuvvete illâ billah" derse, ölümden başka afet görmez.

Bir kul şöyle dua ederse, Allah Teala onun hemmini giderir: "Allahümme Rabbis semâvâtis seb'i ve Rabbil Arşil azîm, ikfinî külle mühimmin min haysü şi'te min eyne şi'te."

Maîşeti müşkilleşmiş bir kimsenin evinden çıktığında şunu demesine ne mani var?: "Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî Allahümme raddinî, bi kadâike ve bâriklî fîmâ kuddiralî hattâ lâ uhibbe ta'cîle mâ ahharte ve te'hîra mâ acelte." (Allah adı ile başlar, nefsimi, malımı ve dinimi korumasını ondan dilerim. Allahım ilahi kazana beni razı kıl ve benim için takdir olunanı bana mübarek eyle, Ta ki senin te'hir ettiğin şeyin acilen olmasını ve acilen verdiğin şeyin de sonraya kalmasını istemiş olmayayım.

Bir kimse eceli gelmemiş bir hastayı ziyarete gitse ve yanında yedi kere: "Es'elullâhel azîm, Rabbel arşil azîm en yeşfiyek" dese, Allah onu bu hastalıktan afiyete kavuşturur.

Bir kimse günde yüz kere, "Lâ ilahe illallâhül melikül hakkıl mübîn" derse bu, onun için fakirlikten eman ve kabir yanlızlığından kendisine yoldaş olur ve bununla zenginliği celb etmiş ve Cennetin de kapısını çalmış olur.

Bir kimse secdede üç kere, "Rabbiğfirlî" derse başını secdeden kaldırmadan mağfiret olunur.

Bir kimse üzerine zekat vacip olacak malı olmazsa şöyle desin: "Allahümme salli ala Muhammedin abdike ve Resûlike ve alel mü'minîne vel mü'minât, vel müslimîne vel müslimât." Bu ona zekat yerine geçer.

Ya Ali (r.a) sana bir dua öğreteyim ki, onunla dua ettiğinde, zerreler adedince günahın olsa mağfiret olursun: "Allahümme la ilahe entel halimül hakim, tebarek te Subhaneke Rabbül-Arşil azim."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder